ABD’nin ikinci kez başkanlık seçimini kazanan Donald Trump, küresel iklim liderlerinden sert tepki alırken, aynı zamanda temiz enerjiye geçişte kaydedilen ilerlemeye dikkat çekildi. Trump, önemli eyaletleri kazandı ve Temsilciler Meclisi ile Senato’da çoğunluğu elde ederek yasama sürecini daha da kolaylaştıracağı tahmin ediliyor. Bu sonuçlar, Bakü’de başlayacak olan COP29 öncesinde küresel iklim işbirliği konusunda kaygılara yol açtı.
Avrupa İklim Vakfı CEO’su Laurence Tubiana, seçimlerin küresel iklim eylemi için bir gerileme anlamına geldiğini belirtse de Paris Anlaşması’nın bu olumsuz gelişmeye karşı direnç gösterdiğini vurguladı. Tubiana, ABD’nin iklim eyleminde lider rolünü kaybetme riskiyle karşı karşıya olduğunu ancak birçok eyalet ve şehirde cesur adımlar atıldığını ifade etti.
Almanya Devlet Bakanı Jennifer Morgan ise, Trump yönetimi altında iklim eylemi konusundaki gerilemelere rağmen, Almanya’nın iklim nötrlüğüne geçişi hızlandırarak küresel işbirliğine devam edeceğini belirtti. Morgan, yeşil endüstrilerde eşit bir oyun alanı için küresel işbirliğine ihtiyaç duyulduğunu söyledi.
Birleşmiş Milletler İklim Şefi Christiana Figueres, Trump’ın iklim değişikliği inkarcısı politikalarının dünya çapında önemli bir darbe yaratacağını, ancak temiz enerji geçişinin devam edeceğini ve fosil yakıtların yerini hızla yenilenebilir enerji kaynaklarının alacağını vurguladı.
Brezilya’nın eski Çevre Bakanı Izabella Teixeira, Trump’ın zaferine rağmen iklim krizinin çözümünde ABD’nin hala sorumlu bir aktör olduğunu belirtti. Climate Analytics CEO’su Bill Hare, Trump’ın iklim inkârına dayalı politikalarının dünya için büyük tehlike oluşturduğunu ve Paris Anlaşması’ndan geri çekilmenin ABD için uzun vadede en büyük kayıp olacağına dikkat çekti.
İrlanda’nın eski Başbakanı Mary Robinson ise, Trump’ın iklim değişikliği konusundaki inançlarını yeniden gözden geçirmesini umduğunu belirterek, seçim sonuçlarının iklim eyleminden kaçınmak için bir bahane olarak kullanılmaması gerektiğini ifade etti.
Greenpeace Doğu Asya’dan Yao Zhe, Çin’in iklim eyleminin devam edeceğine dair dünyaya güvence vermek için önemli bir rol üstlenebileceğini belirtti. Çin’in, fosil yakıtlardan uzaklaşmaya yönelik somut adımlar atması gerektiğine işaret eden Zhe, ABD-Çin işbirliğinin ulus-altı düzeyde devam edeceğini vurguladı.
COP29’un yaklaşmasıyla birlikte, liderler Bakü’deki zirvede daha güçlü küresel işbirliği ve iklim finansmanı çağrısı yaparak, temiz enerjiye geçişin hızlandırılması gerektiğini yinelediler.