Aggreko’nun 2024 “Yenilenebilir Enerji Yarışı” raporuna göre, Avrupa’nın deniz üstü rüzgâr enerjisi sektörü hızla büyürken, bu büyümeyi sürdürebilmek için ciddi zorluklarla karşı karşıya. Özellikle, elektrik şebekesine bağlantı eksiklikleri ve tedarik zincirindeki kapasite sorunları birçok rüzgâr projesini geciktiriyor.
Avrupa’nın 2030 yılına kadar elektriğinin yüzde 42.5’ini yenilenebilir kaynaklardan üretme hedefi bulunuyor. Ancak bu hedeflere ulaşmak için şebeke altyapısındaki eksiklikler ciddi bir sorun oluşturuyor. Örneğin, Almanya’da elektrik hatlarının yetersizliği nedeniyle 2023 yılında rüzgâr türbinleri tam kapasiteyle çalıştırılamadı. Benzer şekilde Birleşik Krallık’ta, şebekeye bağlantı bekleyen projelerin değeri milyarlarca sterlini buldu ve bazı projelerin 15 yıl daha beklemesi gerekebilir.
Deniz üstü rüzgâr santrallerinin inşaat sürecinde geçici güç kaynaklarına olan talep artıyor. Geçici enerji çözümleri, kablo döşeme ve ağır kaldırma ekipmanları için kritik önemde. Katılımcıların yüzde 32’si enerji depolama kapasitesinin, yüzde 29’u ise geçici güç erişiminin, projelerde en büyük risk faktörleri olduğunu belirtti.
Sektörün karbon emisyonlarını azaltma çabaları hız kazansa da, maliyetler hala en büyük engel olarak görülüyor. Raporda, maliyetlerin yanı sıra teknik bilgi eksikliği ve ürün tedarik sorunlarının da yeşil teknolojilerin kullanımını zorlaştırdığı belirtiliyor. Bununla birlikte, pil hibrit jeneratörleri ve alternatif yakıtlar, deniz üstü rüzgâr projelerinde en çok tercih edilen yeşil teknolojiler arasında.
Rüzgâr enerjisi projelerinin başarıya ulaşması için doğru tedarik ortaklıklarının ve sürdürülebilir enerji çözümlerinin devreye alınması şart. Aggreko’nun araştırması, bu alandaki teknik destek ve esnek ticari modellerin de önemine dikkat çekerken, sektördeki büyümenin devam edebilmesi için tedarik zinciri ve şebeke sorunlarının bir an önce çözülmesi gerektiği belirtiliyor.