Alman Ekonomi ve Enerji Bakanlığı (BMWK) tarafından yayınlanan beş maddelik Eylem Planı, Avrupa dışındaki rüzgâr türbinlerinden kaynaklanan siber ve veri güvenliği risklerini ele almayı taahhüt ediyor. Almanya, mevcut durumda Avrupa’da inşa edilen rüzgâr türbinlerinin neredeyse tamamının Avrupalı üreticiler tarafından üretildiğini ve monte edildiğini belirtiyor. Ancak, Avrupa’nın rüzgâr enerjisi genişlemesinin büyük ölçüde Çin’de gerçekleşme riski olduğu konusunda uyarıyor. Bu bağlamda BMWK, haksız rekabetin ortadan kaldırılması için acil önlemler alınmasını ve Avrupa Komisyonu’nun, Çinli rüzgâr türbini tedarikçileri hakkında bir soruşturma başlatma kararını destekliyor.
BMWK, en yüksek güvenlik standartlarını sağlamak için rüzgâr türbinlerine sağlam siber ve veri güvenliği yasaları uygulama taahhüdünde de bulundu.
Eylem Planı, Avrupa’nın kalıcı mıknatıs üretiminde bağımlılıklarını azaltmayı hedefliyor. Günümüzde rüzgâr türbinlerinde kullanılan kalıcı mıknatısların büyük çoğunluğunun ithal edildiği belirtiliyor. BMWK, rüzgâr enerjisi üretim kapasitesinin artırılmasına yönelik desteklerin yanı sıra, Alman devlet yatırım bankası KfW tarafından sağlanan finansal garantilerle yeni ve genişletilmiş rüzgâr türbini fabrikalarına yönlendirme yapmayı planlıyor. Eylem Planı, Alman rüzgâr enerjisi tedarik zinciri boyunca 2030 yılına kadar 16 milyar avroluk bir garantiye ihtiyaç duyulacağını öngörüyor.
Bunun yanı sıra BMWK, kamu bankaları ve kurumları tarafından sağlanan finansmandan yararlanan rüzgâr enerjisi projelerinin daha yakından incelenmesini talep ediyor. Almanya, Çin rüzgâr türbini teknolojisini kullanan ve ulusal ya da Avrupa çıkarlarını baltalama riski taşıyan projelere kamu parasının akışını önlemeyi amaçlıyor.
WindEurope CEO’su Giles Dickson, Almanya’nın Avrupa rüzgâr enerjisi tedarik zincirinde eşit rekabet koşullarını sağlamak için harekete geçtiğini vurgulayarak, “Avrupa’da haksız yere sübvanse edilen fiyatlara veya finansman koşullarına yer yoktur” dedi. Dickson, “Modern bir rüzgâr türbini, yüzlerce sensör içeriyor. Bu bileşenleri kontrol eden kişi, paha biçilmez bilgilere sahip olur.” diyerek, veri güvenliğinin önemine dikkat çekti.